ANKARA-(07.01.2017)-İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Yaşar Güler, Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok, Göç İdaresi Genel Müdürü Atilla Toros ile birlikte, Hatay’da çeşitli temas ve ziyaretlerde bulundu.
Hatay’da İl Jandarma Komutanlığındaki askerlerle bir araya gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ziyaretinde “Türkiye'nin bir taraftan hedefleri olan, bir taraftan da birilerinin meşgul olduğu bir ülke olduğuna'' dikkat çeken konuşmasına şöyle devam etti:
"Bu birilerine bazen üst akıl deniliyor, bu birilerini bazen biz sıfatlandırıyoruz ve isimlendiriyoruz ama bilmenizi istiyorum. Birçok kez söyledim, son üç yüz yılın en güçlü dönemindeyiz. Allah’ımıza şükürler olsun. Uydu diyoruz uydumuz var, malzeme diyoruz malzememiz var, insan kabiliyeti diyoruz insan kabiliyetimiz var. Öbür taraftan yatırım diyoruz yatırım yapabilecek kabiliyetlerimiz var. Üç milyona yakın Suriyeliyi yani bir ülke ölçeğindeki, bazen bir büyükşehir ölçeğindeki insan topluluğunu hiç kem küm etmeden... İnsanlığın ve medeniyetin gereği kucaklama diyoruz. Kimseden 5 kuruş talebimiz yok. Biz bunu yapabilme kabiliyetine sahibiz.
Ekonomik olarak Türkiye'ye sıkıntı veremedikleri için Türkiye'yi kendi zenginlikleri üzerinden, kendi farklılıkları üzerinden fitne ve araya koyacakları nifak ile etkisizleştirmeye, kendi hedeflerinden uzaklaştırmaya çalışıyorlar."
Ülkenin refahını düşündüklerine değinen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, terörün de kararlılıkla, inançla, teknolojik kabiliyetler, donanımlarla ve iyi planlama yaparak çok net şekilde biteceğini anlattı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bu eksende vatandaşların da kendileriyle olduğunu bildirerek, şunları kaydetti:
"Türkiye'nin her noktasını dolaşıyorum. Vatandaşın halini görüyorum. Diyor ki 'Biz bu terörden kurtulmak istiyoruz ve size itimat ediyoruz.' Bizim yapmamız gereken vatandaşın bu itimadını boşa çıkartmamak. Terörle mücadelede canımız acıyor mu, evlatlarımız şehit olunca acıyor. Bir şey söylemek istiyorum, bizim dinimiz, inancımız bu meseleyi o kadar yüksek bir noktaya koymuş ki yani şehadet, gazilik meselesi. Tüm bunlar olmadan şu vatan, devlet, millet, din için bu büyük mücadeleyi o kadar yüksek bir mertebeye koymuş ki gerek ailelerimiz, gerek dostlarımız, birlikte çalıştığımız arkadaşlarımızın gözünde bir tek şey var. Bu ay yıldızlı bayrağı 780 bin metrekarede dalgalandırmak ve üzerimize düşen bir şey varsa da onu şüphesiz kabul etmek."
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye'nin çok bileşenli ve çok yönlü bir terör saldırısı karşısında olduğunun altını çizerek, şöyle devam etti:
Buna karşı da çok güçlü, kuvvetli, ne yapacağını bilen bir güvenlik teşkilatı, jandarması, Türk Silahlı Kuvvetleri, polisi, korucusu, istihbaratı var.
Dünyada hiçbir ülke bu kadar çok bileşenli saldırıya tahammül edemez ve teslim olur. Ama Allah'a şükürler olsun, bugün kendi istikametinde giden bir anlayış var. Söylüyorum, şuanda kaçacak delik arıyorlar. Her noktada bunları takip eden bir anlayış ortaya koymuşuz. Siz ve biz çok iyi biliyoruz milletimizin de bilmeye ihtiyacı var. Şu anda söyleniyor ya, terörle mücadele kararlılığımız en üst seviyede."
Sorumluluklarının sadece teröristle mücadele olmadığını anlatan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, terör ve teröristle mücadele ederken, ülkenin daha fazla büyümesi, zenginleşmesi, güçlenmesi için terörün bertaraf edilmesinin en önemli mesele, sorumluluk ve zorunluluk olduğunu dile getirdi.
"Allah bizimle beraberdir. Biz bunları adım adım takip ediyoruz. Şu anda hangi korkuların içerisinde olduklarını da biliyoruz." diyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, konuşmasını şöyle noktaladı:
"Hainlik yapıyorlar, sivillere saldırıyorlar. Metropollere saldırmak istiyorlar, insanımızı tedirgin etmek istiyorlar. Yani terörizmi sadece dağda, kırsalda değil, şehir içerisinde de bir şekilde ortaya koyarak bizim terörle mücadelemizi sorgulatmak istiyorlar. Çok net, bu psikolojik bir harekattır. Buna gelmememiz lazım. Biz ne kadar sonuç alırsak onların bu psikolojik harekatını da bizim terörle mücadelemizi sorgulatmak istemelerine de o kadar ciddi darbe vururuz." dedi.
Hatay Valiliği’nde Jandarma Genel Komutanı Yaşar Güler, Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok, Hatay Valisi Erdal Ata'nın katılımıyla bir toplantı gerçekleştiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Göç İdaresi Hatay İl Müdürlüğündeki, "Türkiye'de Geçici Koruma Kapsamında Bulunan Suriyelilerin Kişisel Verilerinin Doğrulanması Projesi'nin açılışına katıldı.
Buradaki konuşmasında, Türkiye'de, Çerkezler, Arnavutlar, Boşnaklar, Tatarlar ve Arapların birlikte güven içinde yaşadığını dile getiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bunun da milletin ortaya koyduğu büyük asaletten kaynaklandığını söyledi.
Türkiye'nin tarih boyunca birçok mazluma sahip çıktığına, misafirperverlik gösterdiğine işaret eden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bugün 3 milyon Suriyeliye sadece biz ihtiyaçlarını karşılayan, onlara bu coğrafyayı vatan yapan, toprak yapan, emanet içerisinde olmalarını sağlayan bir anlayışı ortaya koymuyoruz, tarihimizle, medeniyetimizle tekrar yüzleşiyoruz. İnsanlığı ve medeniyeti unutmaya çalışan bütün dünyaya, bunların unutulmayacak bir şey olduğunu Anadolu coğrafyasından tekrar hatırlatıyoruz. Ne yaptığımızın farkındayız. Aziz milletimiz bilsin ki eğer 15 Temmuz gibi bir beladan kurtulmuş isek bilmeliyiz ki bu yaptığımız büyük asaletin, insanlığın sonucudur. Sadece kendi gayretlerimizle değil, Allah'ın iradesiyle beraber o büyük beladan kurtardık. Eğer el uzatırsanız, eğer bir yaşında karnına süngü saplanarak öldürülecek bir çocuğun annesiyle beraber sığınacağı bir vatan olursanız Cenabı Allah da dünyadaki mazlumlar da sizle beraber olur. Bunun hiç parası, pulu önemli değil. Biz bu dünyanın geçici olduğuna inanıyoruz. Öbür dünyada, Arafat'ta birbirimizle buluştuğumuzda, Suriyeli kardeşlerimizin bize sadece şunu söylemesini istiyoruz 'Biz onlardan razıyız'. Bu dünyadaki imtihanımız yegane karşılığı budur. Başka bir şey değildir."
Bu durumun bugünün sınavı olmadığının altını çizen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Elbetteki bütün dünyaya çok önemli anlayışı bırakıyoruz. Dünyanın her noktasında zengin ülkelerin, gelişmiş ülkelerin ortaya koyduğu vurdumduymazlığa 'Yanlıştasınız' diye bir büyük beyanı ortaya koymaya çalışıyoruz." dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, yaklaşık 300 yılı aşkın bir zamandır aynı sancak altında, kardeş bir şekilde yaşadıkları insanlara sırtlarını dönemeyeceklerini vurgulayarak, hiçbir zaman bu dünyayı dünyalık için gören bir anlayışın temsilcileri olmadıklarına ve olmayacaklarına vurgu yaptı.
Hatay'da bir çalışma programı için bulunduklarını anımsatan Soylu, ülkenin ve milletin yarına güvenle girebileceğini ve bu konuda üzerlerine oynanan oyunları hep birlikte ortadan kaldırabileceklerini görüştüklerini söyledi.
Bugün Türkiye'nin hayal ettiği noktada olduğunu dile getiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şunları kaydetti:
"Bilmenizi isterim ki bu bizim birinci safhamız, şimdi ikinci safhaya doğru yola çıkıyoruz. Çünkü dünyada mazlum ve mağdur milletlerin, merhamet ve şefkat medeniyetinin evlatlarının elini uzatmasına ihtiyacı var. Biz başka ülkeler gibi değiliz, biz Batı gibi her şeyi matematik üzerinden yapan bir ülkenin evlatları da değiliz. Biz, elini gün bitiminde semaya açan 'Allah’ım bizi bu millete mahcup etme' diyen, 'Bu ümmete mahcup etme, insanlığa mahcup etme' diyen bir anlayışın temsilcileriyiz. Şimdi ikinci safhaya doğru yolculuğumuza devam ediyoruz. 2023, 2053 ve 2071 çok net biliyorum niye çocukluğumuzda öğretmenlerimiz bize derlerdi ki 'Büyük ülkeler, büyük planlar yapan ülkelerdir.' 20 yıllık, 50 yıllık biz bir yıl önümüzü göremiyoruz. Allah’ımıza şükürler olsun ki biz bugün 20 yıl, 50 yıl 100 yıl önümüzün planını yapıyoruz. Geçmişe baktığımızda da büyük eserler gerçekleştiriyoruz.
Onlar bizi terörle terbiye etmeye çalışıyorlar, büyük gelişmiş ülkeler şunu net bir şekilde ifade etmek istiyorum ki mağdur ve mazlum vatandaşlarımıza el vermek lazım gelirken dönüp Ortadoğu planlamasını, etrafımızdaki coğrafyanın planlamasını yapmaya çalışıyorlar. Bunu da acımasız bir şekilde gerçekleştirmeye çalışıyorlar. Dost bildiklerimiz bugün Türkiye'ye silah yöneltenlere, silahla saldırı girişiminde bulunanlara, el altından destek vermeye çalışıyorlar. O kamplarda, PYD'nin kamplarında, PKK kamplarında nelerin olduğunu bütün dünyanın bildiğimizi bilmesini istiyoruz, adım adım hangi oyunu bize karşı kurduklarını, Türkiye'yi terörle terbiye edebilmek için Türkiye'nin her tarafını teröre bulaştırabilmek için neler yapmak istediklerini bildiğimizi bilmenizi istiyoruz. Bunla mücadele edeceğiz, hem de sonuna kadar mücadele edeceğiz.
Ama terörle yapmış olduğunuz ve bu milletin ayakta durarak gerçekleştirdiği bu mücadelenin sonu selamettir, huzurdur, birliktir, beraberliktir, güçlü Türkiye’dir, zengin özgür Türkiye'dir ve sonu yarına ait her birinizin güzel bir şekilde aydınlığıdır. Biz bunun farkındayız."
Güvenlik güçlerinin Türkiye'nin her yerinde olduğunun ve ülkenin selameti için mücadele ettiğinin altını çizen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, kararlı olduklarına belirterek, "Ne kadar desteklerseniz, destekleyin maşalarınızın işini bitireceğiz, hiç merak etmeyin." dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Suriyelilere yönelik önemli bir çalışmaya başladıklarını, Suriye'deki krizin en başından beri gelen insanların güvenliğini sağlamanın ve temel ihtiyaçlarını karşılamanın en önemli konuların başında geldiğini paylaşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şöyle devam etti:
"Bu amaçla sınırlarımızda kayıt altına alınarak ülkemize kabul edilen Suriyeli kardeşlerimizin, yasal durumunu düzenlemek için geçici koruma yönetmeliğini çıkarttık. Yani bu kardeşlerimiz geçici korumayla bugün vatanımızda, ülkemizde birlikte ikamet ettiğimiz, birlikte bu toprak parçasını paylaştığımız kardeşlerimizdir. Bu yönetmelikle sağlık, eğitim, barınma ve iş piyasasına erişimleri gibi temel hak ve hükümlülüklerini düzenledik. Ayrıca ülkemizdeki Suriyelilerin kendi rızaları olmadan hiç bir şekilde ülkelerine geri gönderilmediklerini de belirtmek istiyorum. Fakat bu kişiler ülkelerine gönüllü olarak geri dönmek istedikleri takdirde gerekli prosedür de Bakanlığımız tarafından yerine getirilmekte ve bu kişilerin gönüllü olarak ülkelerine geri dönmeleri sağlanmaktadır."
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, devletin bölgede barış ve huzuru tesis etmek için başlattığı Fırat Kalkanı Harekatı'nın neticesinde bugüne kadar 22 bin 770 Suriyelinin tesis edilen güvenli bölgelere geri döndüğünü aktardı.
Suriyelilere verilen hizmetlerin standartlarının yükseltilmesi, ihtiyaçlarının daha etkin bir şekilde karşılanabilmesi ve kamu düzeni ile güvenliği noktasında alınan tedbirlerin arttırılması amacıyla Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün hali hazırda kayıtları bulunan Suriyelilerin bilgilerinin doğrulanması ve güncellenmesi için çok anlamlı ve çok doğru olan bir çalışma başlattığına işaret eden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şunları söyledi:
"İlk yaptığımız kayıtlar ve ondan sonra desteklediğimiz kayıtlarda 57 farklı türde veri almıştık. Şimdi güncelleme çalışmasıyla 99 ayrı türde veri alacağımızı ifade etmek istiyoruz. Bilgileri güncellenen Suriyeli kardeşlerimize de hak ve hizmetlerden yararlanmalarını sağlayan yeni ve güvenlikli geçici koruma kimlik kartları da şimdi verilecektir. 6 ay içinde tamamlanması planlanan çalışmaların sonucunda Suriyeli kardeşlerimizin kişisel, adres, mesleki, eğitim ve özel ihtiyaç durumlarına ilişkin en detaylı bilgiler elde edilecektir. Bu sayede hem bu kardeşlerimizin sosyal hayata daha iyi uyum sağlayabilmesini temin etmek hem de bütün bunları karşılayabilmek için gerekli verilere hep birlikte ulaşmış olacağız. Hem de özellikle güvenlik noktasında bir zaaf oluşmasının hep birlikte önüne geçmiş olacağız."
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın Şanlıurfa'da bir duyuruda bulunduğunu anımsatan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şöyle konuştu:
"Sadece geçici koruma statüsünde Suriyeli kardeşlerimiz burada kalmayacaktır. Şimdi yeni bir safhayı da açıyoruz, burada yapacağımız değerlendirmeyle işte Hatay'da Valiliğimiz, Göç İdaresi Genel Müdürlüğümüz ve Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğümüzle Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatı, Hükümetimizin, Başbakanımızın direktifleri çerçevesinde Suriyeli kardeşlerimizin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olması konusunda, yapacağımız değerlendirmeler ışığında bir adımı daha atmış bulunuyoruz. İnşallah hep birlikte bu ülkede, bu ülkenin yarınına yönelik adımları ve bu büyük millet olmanın, güçlü millet olmanın ve geleceğe güvenle gitmenin hep birlikte adımlarını gerçekleştireceğiz. Bu vesileyle bir taraftan geçici korumayla bir taraftan vatandaş olan kardeşlerimizle bizi sınırlamaya çalışanlara karşı bir büyük devletin ve milletin sadece bu sınırlar içerisinde kalan değil, dünyada gönlü burada olan sadece fiziki sınırlarla çizilen değil, gönül haritasıyla çizilen bir anlayışın nasıl olduğunu ifade etmeye çalışacağız. Onlar bizi sınırlandırmaya çalıştıkça biz gönül dünyamızı bütün dünyayla paylaşmak için bu hadisenin aslında ne olduğunu ve nasıl cereyan ettiğini gösterebilmek için adımlarımızı kuvvetli ve iradeli bir şekilde atacağız ve gerçekleştireceğiz."
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, projenin hayata geçmesinden dolayı Göç İdaresi Genel Müdürlüğünü tebrik ettiğini aktardı.
Projenin 6 ay içinde neticeye ermesini ve özellikle elde edilecek veri ve bilgilerle çok daha iyi hizmet yapabilme kabiliyetlerini arttıracaklarını ifade eden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, konuşmasını "Allah yardımcımız olsun, Allah bugün bu ülkenin güvenliği ve selameti için gözünü kırpmadan ülkenin ve milletimizin nöbetini bekleyen evlatlarımızın muhafazasını sağlasın." diye tamamladı.
Göç İdaresi Genel Müdürü Atilla Toros ise projeyle Suriye'den gelenlerin kayıt, kimliklendirme, yabancı kimlik numaralarının verilmesi, temek hak ve hizmetlere erişiminin sağlanması, gönüllü geri dönüş ve üçüncü ülkeye yerleştirme gibi çalışmalar yürüttüklerini söyledi.
Çalışmalara başlanılan ilk günlerde 550 bin olan kayıtlı Suriyeli sayısının 2 milyon 980'e çıktığına dikkati çeken Toros, "Projedeki ana hedeflerimiz, geldikleri günden bugüne kadar değişmiş olan kayıtların güncellenmesi, bazı bilgileri alınamayan, eksik kalan Suriyelilerin eksiklerinin tamamlanması, kamu düzeni ve güvenliğine ilişkin olarak alınan tedbirler çerçevesinde adres gibi bilgilerin güncellenerek ilgili kurumlarla paylaşılması." dedi.
Hatay Valisi Erdal Ata da kentte kayıtlı 451 bin Suriyelinin misafir edildiğini hatırlattı. Ancak bunların bir kısmının farklı illere gittiğini belirten Ata, "Dolayısıyla bu kayıtların Türkiye genelinde yenilenmesine büyük bir ihtiyaç duyuluyor. Bu çalışma hem ülkemizde nerede kaç Suriyeli yaşıyor bunun tespiti açısından hem de ülke güvenliği ve diğer yönlerden kardeşlerimize vereceğimiz, eğitim, sağlık hizmetleri için önemlidir." dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, açılış konuşmalarının ardından, Suriyeli çocuklara eğitim ve oyun seti, engelli Suriyelilere de tekerlekli sandalye hediye etti.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, geçici koruma kimlik kartlarının basımıyla ilgili Göç İdaresi Hatay İl Müdürlüğü yetkililerinden bilgi alıp geçici koruma kimlik kartları basılan Suriyelilerle sohbet etti.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Beşiktaş'taki terör saldırısında şehit düşen Polis Memurumuz İlker Uylaş'ın babaevine taziye ziyaretinde bulundu.