ANKARA-(07.04.2017)-İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Karadeniz Teknik Üniversitesinde (KTÜ) düzenlenen "Küresel Terör ve Türkiye'nin Güvenlik Politikaları" adlı konferansta yaptığı konuşmada, teröre karşı verilen konvansiyonel mücadelede elde edilen bazı rakamsal veriler hakkında bilgilendirmede bulundu.
Her şeyden önce "girilemez" denilen sözde bütün üs ve barınma bölgelerine girildiğini dile getiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Kış döneminde planlanan 125 sözde üs ve barınma bölgesine toplam 12 bin 704 operasyon yaptık. Hiç durmadık biliyor musunuz? Son 6 ayda 918 sığınak ve barınak imha edilmiştir. Daha bugün şimdi gelirken Mardin'de girmiş oldukları 5 tane sığınaktan neler neler aldıklarını. Yeni yeni silahlar, yeni yeni araçlar, PYD'ye veriyorlar, PYD üzerinden PKK'ya veriyorlar. Şu anda bi̇ze doğru yönelti̇yorlar. Sonra da biz dost ve müttefik oluyoruz." diye konuştu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şöyle devam etti:
"Örgütün şehir yapılanması ve siyasi uzantılarına yönelik operasyonlara aralıksız devam edilmiş, bu çerçevede son 6 ayda 14 bin 684 kişi gözaltına alınmıştır. 2 bin 611 kişi de tutuklanmıştır. Yürütülen bu proaktif mücadele sonucunda örgüte katılım son 6 ayda, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 90 azalmıştır. 915'ten 95'e düşmüştür. 2017'nin ilk 2 ayında ise sadece 17 kişi örgüte katılmıştır. Teslim olma ise son 17 yılın en yüksek seviyesine çıkmış, 2016 yılında 450 kişiye ulaşmış, ayrıca son 6 ayda 66 üst düzey terörist ele geçirilmiştir ve etkisiz hale getirilmiştir. Yine son 6 ayda etkisiz hale getirilen terörist sayısı ise 962 olmuştur."
Sınırlara tedbir aldıklarını da belirten İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, özellikle fiziki duvar tedbiri aldıklarını anlattı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, kırsalda 125 sözde üs bölgesi belirlediklerini anlatarak, "Hepsine operasyon yaptık ve yapmaya devam ediyoruz. Yani onların kendi bulundukları ve oraları kendi istedikleri alan gibi kullandıkları yerleri. Yetmedi bir de şehirlere yakın, şehirleri baskı altına alabilmek için bulundukları köy ve alanlar var. Onların da hepsini tespit ettik ve bunların hepsine baskın yapıyoruz. Yani bu köylerde terörist olmasın, vatandaşımız baskıdan bir şekilde etkilenmesinler diye." değerlendirmesinde bulundu.
"Artı yetmedi şehir yapılanmaları, KCK yapılanmaları var." diyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "KCK yapılanmalarıyla ilgili de son 6 ayda, hele son 2-3 ayda biner biner, bin 500'er gözaltına alıyoruz ve onlarla ilgili de onların hareket kabiliyetlerini, tehdit kabiliyetlerini ortadan kaldırıyoruz." ifadelerini kullandı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye'nin uyuşturucu konusundaki yeni konseptinin, "bir teröriste nasıl davranıyorsak bir uyuşturucu satıcısına da aynı muameleyi yapmak" olduğunu söyledi.
Her bir ili mahalle mahalle ayırdıklarını ve tehditleri belirlediklerini anlatan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, geçen günlerde düzenlenen büyük operasyonlarda 81 vilayette 5 bin okulun çevresindeki uyuşturucu satıcılarının, oradan men edilmesini sağlayabilecek adımlar attıklarını bildirdi. Çalışmalarının devam ettiğini, narkotimleri 50 vilayete çıkardıklarını anlatan Soylu, bu timleri tüm Türkiye'ye yaymayı planladıklarını bildirdi.
Türk devletinin gücünü vurgulayan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Biz 2 bin dolarlık, 3 bin dolarlık bir ülke değiliz. Bugün güvenlik politikaları konusunda ben İçişleri Bakanı olarak söylüyorum, ne istiyorsak, bugünün Türkiye Cumhuriyeti devleti maliyesi, hazinesi, en ufak bir eksiklik ortaya koymuyor. Bu çok önemli bir şeydir. Artı kapasitelerimizi artıyoruz. Zırhlı araçtan tutun da zırhlı otobüslerimize kadar ve polislerimizin, jandarmalarımızın bütün kabiliyetlerini ortaya koyabilecekleri tüm hem terörle ve şehir içinde asayişle mücadele edebilecekleri tüm araçlara kadar." diye konuştu.
Mart ayı başında 6 insansız hava aracını İçişleri Bakanlığının envanterine kaydettiklerini belirten Soylu, bunların çok önemli, oyun değiştirici kabiliyetler olduğuna işaret etti.
Yabancı terörist savaşçılara da değinen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 145 ülkeden 52 bin 845 kişiye Türkiye'ye giriş yasağı konulduğunu belirtti.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, yabancı terörist savaşçıların Türkiye'nin önemli meselelerinden biri olduğunu dile getirerek, "4 bin 600 kişiyi sınır dışı ettik, 2011-2017 arasında tutuklanan yabancı terörist savaşçı sayısı ise toplam 2 bin 806 kişidir. Bunlar öyle basit değil. Bunlar bizatihi çatışma bölgelerine ölmek ve öldürmek için geliyorlar. Bizatihi 2 bin 806 tane yabancı terörist savaşçı. Kimisi DEAŞ'a intikal ediyor, kimisi başka yere intikal ediyor." dedi.
Son 6 ayda 16 bin 553 narkoterör operasyonu gerçekleştirildiğini, 4 bin 986 kişinin tutuklandığını, piyasa değeri 1 milyar 107 milyon 706 bin lira olan uyuşturucunun ele geçirildiğini bildirerek, "Yakalanan eroinin yüzde 15'i sentetik, tüm dünyada, uyuşturucunun ise diğerlerinin ise eroinin yüzde 15'i sentetik, uyuşturucunun ise dünyada yakalananların yüzde 58'i Türkiye'de yakalanıyor. Bu önemli bir rakam değil mi? Tam hedef ülke olduğumuzun göstergesidir. Terörle mücadele elbette ki artık küresel bir sorun haline geldikçe, bununla mücadele etmenin yöntemlerinin de kanunlara bağlanması bir zorunluluk halini almaktadır." değerlendirmesinde bulundu.
Terörle Mücadele Kanunu çıkararak önemli bir adım attıklarına da işaret eden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bu sahadaki hukuk boşluğunun da giderildiğini ifade etti.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye'nin bu mücadelesini devam ettireceğine de dikkati çekerek, "Çünkü etrafımızdaki coğrafyayı istikrarsızlaştırmaya çalışanlar Türkiye'ye bunu bulaştırmak için büyük bir gayret ortaya koyacaklar ve Türkiye'de bunun tedbirlerini alacaktır." ifadesini kullandı.
Son 6 ayda 959'u ağır ve uzun namlulu olmak üzere bin 899 silah, 999 mayın bombası, 231 bin 943 kilo patlayıcı, 307 bin 784 mühimmat ele geçirildiğini bildiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, ele geçirilen gece görüş dürbünlerinin, ihtiyacı olan koruculara verilmesi talimatını verdiğini anlattı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bana 'Efendim veremeyiz' dediler. Neden veremezmişiz? 'Efendim biz onları adli emanete alacağız.' Peki biz bunları adli emanetten ne zaman alırız? 'Efendim en az 7-8 yıl sonra alırız.' Şimdi onun hemen geldik, kanun hükmünde kararnameye kızıyorlar ya, kanun hükmünde kararnamede, 40 tane direkt terörü etkileyecek ve terörü azaltacak kanun çıkarttık. Bir tanesi de bu. Bugün hemen savcılarımız, hakimlerimiz bakıyorlar, ilgili valilerimizle birlikte oturuyorlar hemen onun menşeini, kriminalini çıkarttırıyorlar, jandarma isterse jandarma, polis isterse polis, korucu isterse korucu, Genelkurmay Başkanlığı isterse Genelkurmay Başkanlığı, kim talep ederse ona veriyoruz. Bu kadar basit. Ne ele geçiriliyorsa."
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, son 6 ayda 158 önemli olayın engellendiğini belirterek, "125 olayda patlayıcı, 22 bombalı araç, 4 canlı bomba yapacak örgüt mensubu ele geçirilmiştir." dedi.
Henüz atamadıkları adımlar olduğunu dile getiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "İnanın o kadar çok şeytan taşlıyoruz ki, atamadığımız adımlar var, ama şunu hepinizin bilmesini istiyorum dünyanın da yeni bir güvenlik anlayışı var. Türkiye'nin de yeni bir güvenlik anlayışı var ve biz bu güvenlik anlayışını bugün bütün güvenlik kuvvetlerimizle beraber ve vatandaşlarımızla beraber oluşturmaya çalışıyoruz." diye konuştu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu son iki ayda 4'üncü huzur operasyonunu gerçekleştirdiklerini, operasyonda 75 bine yakın polisin görev aldığını kaydetti. 350 bin güvenlik görevlisinin 1 saat içinde ilgili yerlerde olmasını sağlayacak yeni bir stratejinin de hazır olduğunu bildiren Soylu, "Bu önemli bir şey. Kimin nereye gideceği, kimin ne tedbir alacağı, kimin hangi meselede hangi rolü üstleneceği ve kimin nasıl bir şekilde bunu sağlayabileceği, toplam 60 dakika içerisinde herkes kendisiyle ilgilenen, planlanan alanda olacak." ifadelerini kullandı. "
Kaçakçılıkla da ciddi şekilde mücadele ettiklerini vurgulayan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, terör örgütlerinin, Irak'ın kuzeyinde gümrükler oluşturduğunu, oradan da ciddi gelirler elde ettiklerini söyledi. Soylu, "Bizim temel yapmamız gereken o gelirlerin tamamını ortadan kaldırmak ve tüketmek. Yani terörün bütün finans kaynaklarını, mümkün olduğu ölçüler içerisinde kurutmak ve ortadan kaldırmaktır." diye konuştu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, çocukların korunmasına yönelik Milli Eğitim Bakanlığıyla yürüttükleri okulların etrafının kameralandırılması projesinde de önemli adımlar attıklarını sözlerine ekledi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye'nin, sadece büyükşehirlerindeki asayişi sağlamakla görevli bir ülke olmadığını söyledi.
Dışarıdan ihraç edilen ve ülkenin her yanını tehdit etmeye çalışan terör örgütlerinin olduğuna değinen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Bunun belkide en yoğun olduğu zaman dilimini bugünlerde yaşıyoruz. Dolayısıyla, Türkiye güvenlik kapasitesini artırmak zorundadır. Uluslararası birliklerin ve sistemlerin dağılmasının tartışıldığı bir dönemde, Türkiye'nin kendi güvenlik projesini ortaya koyabilmesi gerekmektedir. PKK bizden başkasını tehdit etmiyor. DEAŞ öncelikli olarak bizi tehdit ediyor. FETÖ yine bizden başkasını tehdit etmiyor." ifadelerini kullandı.
Bu konuda rakamsal bir analiz yapmak istediğini belirten İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şöyle devam etti:
"Ülkelerin savunma harcamalarının gayrisafi milli hasılalarının oranlarına bakarsak, ABD'nin 1998'de yüzde 5,7'den zaman zaman artıp azalarak, düşüş göstererek 2015 itibarıyla yüzde 3,3'e geldiğini görüyoruz. Rusya'nın ise 5,1. 2015 itibarıyla Almanya 1,2, Fransa 2,1, İtalya 1,3, Hollanda 1,2. Bütün bu ülkelerin karşısında Türkiye ise 1990-2002 arasında yüzde 3,8 ve yüzde 3 bandında seyretmiş, 2008'de yüzde 3 ve 2015 itibarıyla da yüzde 2,2. Yani Türkiye terör ve güvenlik harcamaları üzerinden yıllarca ciddi şekilde yıpratılmıştır. Oysa Avrupa kendini bu anlamda hiç de kasmamıştır. Daima Türkiye'nin altında seyretmiştir. Dolayısıyla Ortadoğu'da kurgulanan oyunun muhatabının kim olduğu, kimin gelişimine set vurduğu apaçık ortadadır. İşte Türkiye bu noktada ilk defa kıymetli Cumhurbaşkanımız tarafından açıklanan proaktif yeni güvenlik sistemine geçiş yapmıştır."
Bu konseptin önemli bir özelliğinin olduğuna işaret eden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Birincisi tehlike bize yöneldiği zaman ve bizim sahamızda değil, oluştuğu anda ve yerde karşılamaktır. Bu şu demektir; Tehlike nereden geliyor Cerablus'dan, biz Cerablus'da bu tehlikeyi karşılamalıyız. Tehlike nereden geliyor? DEAŞ, Azez'den biz bu tehlikeyi orada karşılamalıyız. Biz bu tehlikeyi orada karşılayıp Türkiye'ye yansımasını engellemek durumundayız. Bu da öyle kolay birşey değil." diye konuştu.
Terörle mücadele sırasında yaşananlardan örnekler veren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şunları kaydetti:
"Bizim evlatlarımız şu anda Lice kırsalını, Tendürek'i ve arazi yapısını, Amanos'u bilirler. Ama bunlar bizim için ancak yukarıdan görebildiğimiz, içine girdiğimiz zaman net olarak anlayabileceğimiz belki oradaki istihbaratın bize buradaki kadar net bir şekilde yansımadığı her biri kendi adına ait yeni bir alan. Her gün okuduğum istihbaratlar, her gün karşı karşıya kaldığımız durumlar... Elbette ki eğer bunları gerçekleştirmezsek, önleyici tedbirler almazsak, her coğrafyada olduğu gibi bizim coğrafyada da zora sokabilme kabiliyetine sahiptir. Öyle cinlikler, öyle ihanetler düşünüyorlar ki yumurta arabalarının içerisinde silah, bomba. Öyle hainlikler düşünüyorlar ki bu ülkenin huzurunu bozabilmek için, insanın aklına gelmeyecek şeytanlıklar planlıyorlar. Gerek DEAŞ tarafı, gerekse PKK tarafı olsun. Maalesef bugün Irak'ın kuzeyinde bulunan bazı PKK kamplarında, burada bu onurlu silahlı kuvvetlerimize hizmet eden FETÖ kılıklı alçak hainlerin eğitim verdiğini biliyoruz şu anda. Tehdidin hangi boyutta olduğunu, Türkiye'nin nasıl bir süreçle karşı karşıya kaldığını eğer Türkiye kendisini dik tutmazsa, eğer tehdidi geldiği yerde karşılamaya çalışmazsa nasıl bir süreçle karşı karşıya kalacağımızı da bir şekilde ifade etmek için size bu örneği verdim."
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Trafik Elektronik Denetleme Sistemi'ni (TEDES) kaldırdıklarını anımsatarak, "Öyle bir düzen kurmuşlar ki bu düzenin içerisinde FETÖ de var. 50 ya da 100 metre arasında adama üst üste cezaları çakıveriyorlar. Peki trafik kazası azalıyor mu? Hayır. Peki sistem ne? Adam 5 yılda parasını çıkarması lazım, 6 ayda yaptığı bütün anlaşmanın parasını çıkarıyor. Mesele kazayı azaltmak değil, geliri yükseltmek. Böyle bir anlayış, geçenden de geçmeyenden de alınan bir vergiyle vatandaşımız nereye kadar gidebilir? Onun için bu İçişleri Bakanlığında en çok hoşuma giden icraatlardan bir tanesiydi. Hep onlar vatandaşa ceza vermeyecek, biraz da biz onlara ceza verdik. Şimdi ağlıyorlar 'bu ne zaman açılacak, ne zaman yapılacak' diye." şeklinde konuştu.
"Tuzak radar" uygulamasının da kaldırıldığını anımsatan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Bu doğru bir şey değil. Sen tedbirini al, yine orada dur madem orası tehlikeli. Bizim görevimiz asayişi temin etme olarak kazayı engellemek. Adama saklanıp ceza kesmek değil. Trafikte özellikle çok yeni uygulamaları getiriyoruz. Buna ait arkadaşlarımız çok ciddi bir şekilde çalışıyorlar. Ana konsept belli ve çok ciddi uygulamaları getireceğiz. Bu trafik canavarını, özellikle bu konudaki acıları en alt düzeye indirmek için kararlı olduğumuzu ifade etmek istiyorum." ifadelerini kullandı.
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI
BASIN MERKEZİ